İbadetler, imanın kalpte kök salmasını sağlar. Çünkü ibadetler, imanın yaşanmasına ve iç huzurun hissedilmesine vesile olur. Kur’an-ı Kerim’de birçok ayette iman ile salih amel birlikte zikredilmektedir. İman etmek insanı salih ameller işlemeye sevk eder, ibadetler de imanı kuvvetlendirir.
Parçaya göre aşağıdaki yargılardan hangisi çıkarılamaz?
19. ve 20. yüzyıllar, din tanımlarında çeşitlilik bakımından en renkli zaman dilimidir. Bu dönemin hayatın her alanında ve tabii ki düşünce ve yaşamda çok büyük değişim ve dönüşümlere sahne olduğu bilinmektedir. Bu devrede din, olgu olarak ve kamusal alandaki görüngüleri bakımından çeşitli ilmi disiplinler tarafından mercek altına alınmıştır. Geleneksel dini ilimler dışında Din Felsefesi, Din Sosyolojisi, Din Psikolojisi, Dinler Tarihi gibi sırf dini araştırma mevzusu yapan disiplinler bunların en önde gelenleridir.
Buna göre aşağıdakilerden hangisi farklı ilmi disiplinlere ait bir tanımlama değildir?
“Şüphesiz, Allah’ı ve peygamberlerini inkâr edenler, Allah’a inanıp peygamberlerine inanmayarak ayrım yapmak isteyenler, ‘(Peygamberlerin) kimine inanırız, kimini inkâr ederiz.’ diyenler ve böylece bu ikisinin (imanla küfrün) arasında bir yol tutmak isteyenler var ya; işte onlar gerçekten kâfirlerdir. Biz de kâfirlere alçaltıcı bir azap hazırlamışızdır.” (Nisâ suresi, 150-151. ayetler.)
Ayete göre aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
Aşağıdakilerden hangisi İslam alimlerinin yaptıkları din tanımlarındaki ortak yönlerden biri değildir?
I- Kurtuluşa ermek
II- İnanmak, tasdik etmek.
III- Boyun eğmek, itaat etmek, sulh ve barış yapmak.
IV- Allah’ın (c.c.) emrine, peygamberin sözüne uyup teslimiyet göstermek.
V- Allah (c.c.) tarafından vahiy yolu ile bildirilerek bütün insanlığa gönderilen hak din.
Verilen tanımlardan hangisi İslam kavramına ait değildir?
Bu kavram; Yüce Allah’ın tüm varlıkları kendi varlığını ve birliğini tanıyabilme gücü ve yeteneği ile yaratması anlamına gelir. İnsanın yaratılışında bulunan ve hayatı anlamlandırma çabalarına yön veren, çalışmakla elde edilemeyen ve inanmayı da içeren, insanın doğuştan getirdiği yetenektir.
Parçada bahsedilen kavram aşağıdakilerden hangisidir?
Peygamber Efendimiz bir hadisinde dini, “Din, samimiyettir.” (Müslim, İman, 95.) şeklinde tanımlamıştır. Bunun içindir ki İslam dini ihlası, Müslümanların ibadet ve davranışlarının Allah nezdindeki temel değerlendirme kriteri olarak benimsemiştir. Bu bakımdan samimiyet ve ihlas, Müslümanlığın özünü oluşturmaktadır. Samimi olmayan iman, ibadet ve amellerin Allah katında hiçbir değeri olmaz.
Buna göre aşağıdaki ayetlerden hangisi samimiyetin dinde temel bir ölçüt olduğuna dair örnek gösterilebilecek bir ayet değildir?
Metindeki boşluklara getirilmesi gereken iki kavram sırasıyla aşağıdakilerden hangisidir?
İnsanın temel özellikleriyle uyumlu din, fıtrat dini olan İslam’dır. Kur’an-ı Kerim’de bu tabiiliği ve saflığı ifade eden kavramlardan biri de ........... tir. ........... Allah’ın (c.c.) başlangıçtan itibaren insanlara bildirdiği, insanın tabiatına en uygun olan tevhid dinidir. Kur’an-ı Kerim’de bu sıfatla birlikte en çok adı geçen peygamber Hz. İbrahim’dir.
Parçada boş bırakılan yere aşağıdaki kavramlardan hangisi getirilmelidir?
“Her kim Allah’a, meleklerine, peygamberlerine, Cebrail’e ve Mikail’e düşman ise bilsin ki Allah da inkârcıların düşmanıdır.” (Bakara suresi, 98. ayet.)
“Peygamber, Rabbinden kendisine indirilene iman etti, müminler de iman ettiler. Her biri; Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine iman ettiler ve şöyle dediler: “O’nun elçileri arasında ayrım yapmayız”… (Bakara suresi, 285. ayet.)
Verilen ayetlere göre;
I. İnkârcılara düşman olanlar meleklere de düşmandır.
II. Peygamberler arasında ayrımcılık yapanlar inkârcılardır.
III. Mümin olmak için iman esaslarının hepsine inanmalıdır.
İfadelerinden hangisi/hangileri doğrudur?
Yüce Allah insana akıl ve irade bahşetmiştir. İnsan aklı ile Allah’a (c.c.) iman ederek O’na yakın olur. Bu durum şu ayette açıkça belirtilmiştir: “Allah, iman edenlerin dostudur. Onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır. İnkâr edenlerin velileri ise sahte tanrılardır; onları aydınlıktan çıkarıp karanlıklara sokarlar. İşte bunlar cehennemliklerdir ve orada ebedi kalırlar.” (Bakara suresi, 257. ayet.)
Parçaya göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
İslam âlimlerine göre iman ile İslam birbiriyle yakından ilişkili kavramlardır. Bu iki kavramın aynı şeyi belirttiğini savunanlar, iman ve İslam’ın birbirini tamamladığı ve her ikisinde de tasdik ve teslimiyetin esas olduğu görüşünden yola çıkarlar. İmanın İslam’dan, İslam’ın da imandan ayrı düşünülemeyeceği bir gerçektir. Dışta ve görünürde olana İslam, içte ve kalpte olana iman denilebilir. İman kalbin tasdik etmesi, İslam ise amel ve davranışlarla bu tasdikin eyleme taşınarak görünür kılınmasıdır. İman kalple gerçekleşen tasdiktir. İslam ise dil ile ikrar, itaat, boyun eğme ve teslimiyettir.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz?
“Ey iman edenler! Allah’a, Peygamberine, Peygamberine indirdiği kitaba ve daha önce indirdiği kitaba iman edin. Kim Allah’ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkâr ederse, derin bir sapıklığa düşmüş olur.” (Nisâ suresi, 136. ayet.)
Aşağıdaki soruların hangisinin cevabı verilen ayette yer almamaktadır?
I- İnanmak, tasdik etmek.
II- Emniyette olmak, güvende olmak, güven vermek.
III- Kişinin Allah’ın (c.c.) varlığını, birliğini, sıfatlarını, peygamberlerini, ahiret gününü ve bunlardan başka inanılması gereken şeyleri kalp ile tasdik edip dil ile söylemesi.
IV- Son peygamber Hz. Muhammed’e (s.a.v) ve onun tarafından insanlığa bildirilen şeylere hiçbirini dışta bırakmaksızın inanmak, onun doğruluğu konusunda herhangi bir kuşku duymamak.
V- Boyun eğmek, itaat, teslim olmak, sulh ve barış yapmak.
Verilen tanımlardan hangisi iman kavramına ait değildir?
“Yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz erdemlilik değildir. Asıl erdemli kişi Allah’a, âhiret gününe, meleklere, kitaba ve peygamberlere iman eden; sevdiği maldan yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, yardım isteyenlere ve özgürlüğünü kaybetmiş olanlara harcayan; namazı kılıp zekâtı verendir. Böyleleri anlaşma yaptıklarında sözlerini tutarlar; darlıkta, hastalıkta ve savaş zamanında sabrederler. İşte doğru olanlar bunlardır ve işte takva sahipleri bunlardır.” (Bakara suresi, 177. ayet.)
Verilen ayete göre aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
“Peygamber, Rabbinden kendisine indirilene iman etti, müminler de iman ettiler. Her biri; Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine iman ettiler ve şöyle dediler: “O’nun elçileri arasında ayrım yapmayız…” (Bakara suresi, 285. ayet.)
Verilen ayetlerde vurgulanan asıl konu aşağıdakilerden hangisidir?
Yüce Allah’ın buyruğu olan din, insanlara yön verir, onları iyi ve faydalı şeyler yapmaya yöneltir. Din; hayatı düzenleyen bir nizam, kanun ve ahlak bütünü olduğundan toplumsal işleyişin her alanını düzenleyerek huzuru sağlar. Dinin ortaya koyduğu ahlak çok güçlü ve etkilidir. Bu ahlakın etkili olmasının sebebi o dini benimseyen kişiyi içten kuşatıcı olmasıdır.
Parçaya göre aşağıdakilerden hangisi dinin insana/topluma kazandırdıkları arasında yer alır?
Aşağıdakilerden hangisi İslam alimlerinin yapmış oldukları din tanımlarından biri değildir?
“…Allah’a korkuyla ve ümitle dua edin. Muhakkak ki iyilik edenlere Allah’ın rahmeti çok yakındır.” (A’râf suresi, 56. ayet.) Yukarıdaki ayete göre;
I. Çok günah işleyen kimselere Allah (c.c.) merhamet etmez.
II. Kula düşen korku ve ümit arasında itidalli bir hayat yaşamaktır.
III. Kul, Allah (c.c.) affeder düşüncesiyle sorumluluklarını aksatmamalıdır.
Son ilahî kitap Kur’an-ı Kerim geldikten sonra insanlar; Allah’a, (c.c.) meleklere, Kur’an-ı Kerim’e, ondan önce gönderilen kitaplara ve âhiret gününe iman etmek durumundadırlar. Bunlardan birine bile inanmayan kimselerin imanı muteber değildir.