SınavMatik - - Test Soruları

Soru 421

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ad aktarması yapılmamıştır?

A) Kapıyı kilitlemeyi unutmuştu

B) Mangalı yakmak senin görevin

C) Bir tepsi yerim, diye iddialaştı

D) Pastayı dilimleyip servis yaptı

E) Daha önce Yaşar Kemal okumamıştım

Soru 422

Soyut bir kavramın, daha iyi anlaşılması için somut sözcüklerle anlatılmasına “somutlama” denir.

Aşağıdaki cümelerin hangisinde “somutlama”ya örnek olabilecek bir kullanım yoktur?

A) Aramızdaki sınırı aşmaz, hep saygılı davranırdı

B) Denize bakan küçük pencerenin önünde otururdu hep

C) Hayata toz pembe gözlüklerle bakıyor insan gençken

D) Bu kafayla devam ederse sınavı kazanamaz

E) Sanatının doruk noktasına ulaşmış bir sanatçıdır o

Soru 423

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, altı çizili sözcükler genelden özele sıralanmıştır?

A) Kızı takılara çok düşkündü, parmağından yüzükler eksik olmazdı

B) Müzik, duyguların en evrensel anlatımı olan sanattır

C) Menekşenin en sevdiği çiçek olduğunu söylemişti

D) Çınar dışında başka ağaçlar da vardı bahçede

E) Yazarın “Özgürlük” adı romanı diğer eserlerinin önüne geçti

Soru 424

“Çocuğun eli yüzü dondurma olmuştu.” cümlesindeki “yüz” sözcüğünün sesteşi, aşağıdakilerin hangisinde kullanılmıştır?

A) Koltuk yastıklarının yüzünü değiştir

B) Binanın ön yüzü yangından simsiyah olmuştu

C) Böyle konuşma diye yüz kere söyledim

D) Suyun yüzünde oluşan halkaların genişleyip yok olmasına baktı

E) Ne yüzle böyle bir şey söyleyebilir!

Soru 425

“Geniş” sözcüğü, aşağıdaki cümlelerin hangisinde “nitel” anlamlı kullanılmıştır?

A) Geniş bir avludan geçip eve girdiler

B) Eski konağın geniş kapısı hâlâ ihtişamlıydı

C) Şehir gelişiyor, geniş caddeler yapılıyordu

D) Eşyalarını geniş bir bavula koydu

E) Ne geniş insan, bu gürültü patırtıyı bile umursamadı

Soru 426

I. Bütün eşyalar toz içinde kalmış.
II. Günlerdir hava açmadı, çok bunaldım.
III. Damlayan musluğun sesi dikkatini dağıttı.
IV. Bu işin kokusu da çıkar yakında.
V. Kapısının altından ışık sızıyor, henüz uyumadı sanırım.

Numaralı cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük “soyut” anlamlıdır?

A) I

B) II

C) III

D) IV

E) V

Soru 427

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde karşıt anlamlı sözcükler kullanılmıştır?

A) Böyle akıllı bir adam nasıl olur da böyle akılsızca davranır?

B) En yakın dostuyla bu olaydan sonra düşman oldular

C) İstanbul’a gelir de bize nasıl gelmez bu çocuk!

D) O güzel kızın böyle kötü sözler söylemesi herkesi şaşırttı

E) Ses çıkarmadan odasına girip uyudu

Soru 428

I. Hayır, bu konuyu henüz konuşamadık. Artık bu telefondan hayır gelmez.
II. Yaş on sekiz, serde delikanlılık var. Çadırın etrafındaki yaş odunları topla.
III. Sanatçı iç dünyasını yansıtır. Bir kahve daha iç istersen.
IV. Kedi, kuyruğunu kovalayıp duruyor. Otobüs kuyruğunu görünce geri döndük.
V. Yağmurdan sonra çay taşmıştı. Çay demini almamış henüz.

Yukarıdaki numaralı cümlelerin hangisinde altı çizili sözcükler arasında sesteşlik ilgisi yoktur?

A) I

B) II

C) III

D) IV

E) V

Soru 429

I. Sakla samanı, gelir zamanı.
II. Her şeyin vakti var, horoz bile vaktinde öter.
III. Her ağacın meyvesi olmaz.
IV. Demir, tavında dövülür.
V. Aksak eşekle yüksek dağa çıkılmaz.

Yukarıdaki numaralanmış atasözlerinden hangileri anlamca birbirine en yakındır?

A) I ve II

B) I ve V

C) II ve IV

D) III ve IV

E) IV ve V

Soru 430

“Ağzı laf yapan, işinin de ehlî bir esnaftı.”

Altı çizili sözün bu cümleye kattığı anlam, aşağıdakilerin hangisinde vardır?

A) Söylediklerine herkesi inandırır, çok da sevilirdi

B) Sürekli konuşuyor, benim söz söylememe fırsat vermiyordu

C) Her şey sözde kaldı, işleri vaktinde bitiremedik

D) Bu konuda hepimize söz verdi, artık daha çok çalışacak

E) Kimseyi kıracak bir söz söylememeye çok dikkat ederdi

Soru 431

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde deyim, açıklamasıyla birlikte verilmiştir?

A) Senin kadar bahane bulan birini görmedim, yumurtaya bile kulp takıyorsun

B) Sırtında yumurta küfesi yok ya böyle rahat konuşur

C) Ortada fol yok yumurta yok, ne konuşup duruyoruz ki!

D) İşi yokuşa sürmeseler şimdiye projeyi bitirmiştik

E) Oda kalabalıklaşınca iki satır laf edemedi

Soru 432

Aşağıdaki atasözlerinden hangisi “konuşulan bir gerçeğin açıklığını ve tartışma götürmezliğini” anlatmak için kullanılır?

A) Her zaman gemicinin istediği rüzgâr esmez

B) Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır

C) Herkes aklını pazara çıkarmış yine kendi aklını almış

D) Her yerde okka dört yüz dirhem

E) Herkes davul çalar ama çomağı makama uyduramaz

Soru 433

Aşağıdakilerin hangisinde “ayak” sözcüğü başka sözcüklerle öbekleşerek deyimleşmemiştir?

A) Kürsüye yürürken ne söyleyeceğini düşünüyor, ayakları dolaşıyordu

B) Anahtarını bulamayınca zile basmış, o saatte milleti ayağa kaldırmış

C) Kaba insanlardı, evlerine ayağı gitmiyordu

D) Bursu kazanmış, ayağı yerden kesilmişti

E) Sıranın altına düşen kalemi ayağıyla itekleyip almıştı

Soru 434

Aşağıdakilerin hangisinde “küçük, önemsiz” anlamında bir ikileme kullanılmıştır?

A) Eşyaların hepsini birden değil, parça parça götürelim

B) Bu kargacık burgacık yazıyı iki kişi okuyamadık

C) Artık ıvır zıvır işlere bakmamaya başladı

D) Sonunda o da iyi kötü bir düzen kurdu burada

E) Ufak tefek eşyaları el çantasına doldurdu

Soru 435

I. Konuşmasından böyle abuk sabuk bir sonuç çıkarmış.
II. Zaman hızla geçiyor, işler ağır aksak ilerliyordu.
III. Saçma sapan sözlerle kafamızı şişirdi yine.
IV. Doğru dürüst anlamıyoruz ki birbirimizi bu gürültüde.

Yukarıdaki numaralandırılmış cümlelerdeki ikilemelerden hangileri, anlamca birbirine en yakındır?

A) I ve II

B) I ve III

C) II ve III

D) III ve IV

E) I ve IV

Soru 436

Hayatımızda istediğimiz her şey gerçekleşmez, işlerimiz her zaman beklediğimiz gibi olmaz. Pek çok sıkıntıyla, zorlukla mücadele ederiz; yıpratıcı durumlar, olaylar eksik olmaz, yaşamımızdan. Atalarımız ne güzel demiş: _ _ _ _ Bu yüzden her vakit tedbirli ve güçlü olmaya çalışmalı insanoğlu.

Bu parçadaki boş bırakılan yere aşağıdaki atasözlerinden hangisi getirilmelidir?

A) Danışan dağı aşmış, danışmayan düz yolda şaşmış

B) Zora dağlar dayanmaz

C) Alçak yerde tepecik kendini dağ sanır

D) Dağ başından duman eksik olmaz

E) Dağ başına kış gelir, insanın başına iş gelir

Soru 437

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “bir şeyi çok istemek” anlamında bir deyim kullanılmıştır?

A) Bu işe girebilmek için çalmadık kapı bırakmadı

B) İstanbul'a giden oğlundan bir haber gelene kadar dokuz doğurdu

C) Yalanları ortaya çıkacak diye gözüne uyku girmiyor

D) Oraya gidebilmek için yanıp tutuşuyor; ama belli edemiyordu

E) Şu dilini tutamadın bir, bak çocuğun kalbi kırıldı

Soru 438

Aşağıdakilerin hangisinde ikileme, cümleye “kesinlik” anlamı katmıştır?

A) Olanları tekrar tekrar anlattım, yine de inandıramadım

B) Yeni evlerinde eksik gedik bırakmamışlardı

C) Tek tük gelenler de kapıdan şöyle bir bakıp gidiyordu

D) Hastaya suyu azar azar içireceksiniz, diye tembih etti

E) İstediğin kadar uğraş, önünde sonunda onunla karşılaşacaksın

Soru 439

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde deyim, yapısı bozularak kullanıldığı için bir anlatım bozukluğu vardır?

A) Bu ayrıntıyı bile gözden kaçırmamışlar

B) Şimdi eski defterleri karıştırmanın zamanı değil

C) Şiir yazmayı çok istiyordu; ama hevesi boğazında kaldı

D) Herkes alana toplanmıştı, iğne atsan yere düşmezdi

E) Bu işin şaka götürür yanı yok, dikkatli olmalısın

Soru 440

I. Koca ip çilesini elinde sarmaya başladı.
II. Geçen yıl dikilen hanımelleri trabzanları sarmıştı.
III. Bahçeye çıkınca tüm çocuklar etrafımızı sardı.
IV. Alevler kısa sürede koca konağı sarmıştı.
V. İki yavrusunu hasretle sarmıştı kadıncağız.

Aşağıdakilerden hangisi, “sarmak” sözcüğünün bu cümlelerde kazandığı anlamlardan biri değildir?

A) Çevrelemek, kuşatmak		B) Yumak yapmak
C) Örtmek		D) Kucaklamak
E) Sarılıp tırmanmak

İÇERİK SAYFALARI

DİĞER SAYFALAR:

SINIFLARA GÖRE İÇERİKLER

MİSAFİRLER:

Soruları