Soruları

Livaneli, suskunluğunu "Kardeşimin Hikayesi" ile bozdu ve "Serenad"dan sonraki suskunluk dönemine inat son kitabında çok şey anlatmaya çalışıyor. Söz konusu eserde yazarın büyülü anlatımı ve hayatı sorgulamaları yine karşımıza çıkıyor; okuru alıp başka diyarlara götürmeye devam ediyor. Hem de bir solukta…Kardeşimin Hikayesi'nde Livaneli, ilginç bir şekilde Aşk'ın zannedildiği gibi zirvedeki mutluluk olmadığını, böyle bir şey vaad etmediğini -bunu öyle zannedenlerin yüzüne- bir tokat gibi çarpıyor, okuru adeta sarsıyor. Dilinin sadeliği, anlatımın içtenliği ise kitabı okunur kılan diğer özelliklerdir.

Aşağıdakilerden hangisi bu metinde sözü edilen yapıtın anlatım özelliklerinden biri değildir?

Onun yazılarında sözü uzatmak, büyütmek, dallandırıp budaklandırmak yoktur. Her ne diyecekse bunu kestirmeden söyler. Ancak bu sözler çok katmanlıdır, bir araya geldiklerinde bir anlam çoğalmasına uğrayarak insanı düşünmeye iter.

Bu metinde geçen “sözü kestirmeden söylemek” ifadesiyle aşağıdaki anlatım niteliklerinden hangisi anlatılmak istenmiştir?

Aşağıdakilerden hangisi açık bir anlatımda bulunması gereken niteliklerden biri değildir?

“Kim biner bu gemiye insandan kıyılar yapılırken?” Ne güzel de söylemiş Edip Cansever. Daha önce Necip Fazıl, Orhan Veli, Cemal Süreyya ve daha pek çok büyük şair okudum ve rahatlıkla söyleyebilirim ki Edip Cansever bambaşka, farklı bir şair. Alışılmış kuralları yıkıyor; kafiye, redif gibi unsurları önemsemiyor ancak anlatımı öylesine içten, öylesine güzel ki kafiyeymiş, redifmiş aramıyorsunuz. Üstelik fazlalık da yok bu şiirlerde.Yani Cemal Süreya’nın deyişiyle "Her şeyin fazlası zarardır derler / fazla şiirden gitti Edip Cansever".

Bu parçada sözü edilen sanatçının şiirlerinde görülen anlatım nitelikleri aşağıdakilerin hangisinde bir arada verilmiştir?

Yakup Kadri Karaosmanoğlunun romanı “Yaban”, Kurtuluş Savaşı yıllarında, bir Orta Anadolu köyünde geçer. Olaylar, “yaban” olarak adlandırılan Ahmet Celâl’in hatıra defterinden aktarılır. Bu romanla Anadolu’ya yönelen, köylü-aydın çatışmasını ele alan yazarın, konuyu ele almaktaki başarısını gölgeleyen bir unsur vardır: Dil sorunu. Yazar, dil bakımından Anadolu insanının dilini, sıcaklığını yakalayamamıştır. Örneğin bir köy çocuğu olan emir eri Mehmet Ali, romanda bir köylü gibi değil de adeta bir İstanbul beyefendisi gibi konuşturulur.

Bu parçada sözü edilen yapıtta görülen eksiklik, aşağıdakilerden hangisidir?

Dilaşub’un saçları sırma gibi parlak sarı, alnı safvet-i vicdânının âyin-i initâfı denecek surette duru ve beyaz, kaşları zülfüne nisbet biraz kumrala misil ve biraz kalın olmakla beraber biraz da mukavves, gözleri mu’tedil mavi, fevk-algaaye tahrik-i sevdâ edecek olda mahmur, çehresi aşıkane bir soluk beyaz üzerine gül-i zîbâ penbeliğine mail bir renk ile müzeyyen, yüzünün rengindeki safvet ile tenasübündeki letafet, açılmasına bir gün kalmış bir zambak goncasına benzer.

Bu metinle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

Duygunun, düşüncesnin ya da gerçeğin anlatımında dildeki pürüzlerin, okumayı ve anlamayı güçleştirici unsurların ortadan kaldırılmasına; cümlelerin söyleniş ve okunuşundaki kolaylık ve rahatlığa.......….denir.

Yukarıda boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

Aşağıdaki görsellerden hangisi alışılmamış bağdaştırmayı örneklemez?

Aşağıdakilerden hangisi anlatımın oluşumunda dikkat edilecek unsurlar arasında yer almaz?

I. .........bir metinde dil ögelerinin, dil bilgisi kurallarına uyularak yan yana getirilmesidir.
II. .........dil ögelerinin ifade ettiği husus ve durumlar arasındaki anlam bağıntılarıdır.
III. .........sözcüklerin yeni bir anlam ifade etmek için yan yana getirilerek oluşturulan söz gruplarıdır.
IV. .........sözcük ya da söz öbeklerinin metinde bulunduğu yere bağlı olarak kazandığı anlamlardır.

Yukarıda boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilemez?

I. Beğendiğiniz, hoşlandığınız için okursunuz değil mi?
II. O kitabı değerlendirecek, değerlendirmek için de inceleyecek.
III. Yani siz bir kitabı zevkiniz için okursunuz, eleştirmen ödev diye okur.
IV. Siz bir kitabı niçin okursunuz, nasıl okursunuz?
V. Eleştirmen ise kitabı beğenmeyince kapatamaz.
VI. Beğenmediniz mi kapatır yüzüne bile bakmazsınız o kitabın.

Yukarıdaki cümlelerden anlamlı bir paragraf oluşturulmak istenirse doğru sıralma aşağıdakilerden hangisi olur?

Hayatta karşılığı olan durumların ifadesine halin gereği denir.

Buna göre, aşağıdakilerin hangisinde halin gereğine uyulmamıştır?

I. Çocuğun başına neler geldiğini duyunca çok üzüldüm.
II. Arka odada olmama rağmen tüm konuşmaları duyuyorum.
III. Ona çektirdiğim bunca acıdan dolayı pişmanlık duyuyordu.
IV. Bir köylüden burada avlandığını duyduk.
V. Birden, bacaklarımda bir şeylerin yürüdüğünü duydum.

“Duymak” sözcüğü numaralı cümlelerde kaç değişik bağlamda kullanılmıştır?

Bil ki, yaşadıklarınla değil, yaşattıklarınla anılırsın. Ve unutma, ne yaşattıysan, elbet bir gün onu yaşarsın.

Bu cümleyle ilgili olarak aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

Bir metinde dil bilgisi kurallarına ve sözcüklerin anlam bağıntısına özen gösterilerek anlamın oluşması sağlanır. Bu unsurlara özen gösterilmediğinde anlatım bozuklukları meydana gelir. Dil bilgisiyle ilgili anlatım bozuklukları …… kurallarına uyulmamasıyla ilgilidir. Anlama dayalı anlatım bozuklukları ise ……… ile ilgilidir.

Yukarıda boş bırakılan yerlere sırasıyla, aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

I. bir şeyi
II. her konuda
III. öğrenecek
IV. yoktur
V. doğuştan fikri olanların

Yukarıdaki sözlerden kurallı ve anlamlı bir cümle oluşturulmak istenirse doğru sıralama aşağıdakilerden hangisi olur?

“Aramak” sözcüğü, aşağıdaki cümlelerin hangisinde ötekilerden farklı bir bağlamda kullanılmıştır?

Acının ve mutluluğun rengi her yerde aynıdır, yani .............; bu nedenle hangi dilde yaratılırsa yaratılsın, gerçek şairin şiirleri ............... hitap eder.

Bu cümlede sözcüklerin anlam bağlantısının kurulabilmesi için boş bırakılan yerelere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

I. Balıkçının son balığı da kendisine vermediğini görünce rengi uçtu, gözleri büyüdü.
II. Bu kırmızılık, herkesin payını dağıtan balıkçının elinde tek balık kalıncaya kadar sürdü.
III. Yüzündeki gülümseme de giderek azaldı ve yok oldu.
IV. Genç adamın yüzünde belli belirsiz bir gülümseme ve hafif bir kırmızılık vardı.
V. Başını önüne eğip balıkçının yanından hızla uzaklaştı.

Yukarıdaki cümlelerden anlamlı bir paragraf oluşturulduğunda doğru sıralama aşağıdakilerden hangisi olur?

I. ağır başlı bir dille
II. gerçek okuyucular
III. yargılarlar
IV. kitapları bile
V. hoşlarına gitmeyen

Yukarıda numaralanmış sözlerle anlamlı bir cümle oluşturabilmek için doğru sıralama nasıl olmalıdır?