SORU BANKASI Filtrele

Soruları


Soru 941

Eleştirmen, takım tutar gibi, duygularıyla hareket edip sanatçı tutamaz çünkü onun görevi…..

Bu cümlenin aşağıdakilerden hangisiyle tamamlanması en uygun olur?

A) bir yapıt hakkındaki olumsuz düşüncelerini korkusuzca dile getirmektir
B) sanat yapıtındaki gizli güzellikleri ortaya çıkarmaya çalışmaktır
C) okurun beğenilerini dikkate alarak değerlendirme yapmaktır
D) sanatçıyı ve eserini tarafsız değerlendirip okura fikir vermektir
E) olumlu eleştiriler yaparak sanatçıları nitelikli ürün vermeye yüreklendirmektir

Soru 942

(I) Ömrümü acemi bir oyuncu olarak tükettim. (II) Kah kahramanlığı kah bilgeliği kah aşıklığı taklide yeltendim. (III) Buna karşın, benliğimi herkesten bir ayıp gibi gizledim. (IV) Gerçek kişiliğimden kimseye tek ipucu vermedim. (V) Söylediğim sözler, başkalarının sözü; yaptığım işler, başkalarının işleriydi. (VI) Hep başkalarının gözünü boyamak, başkalarına hoş görünmek için yaşadım.

Bu parçada numaralı cümlelerden hangisi atılırsa, parçanın anlamında bir daralma olmaz?

A) IB) IIC) IVD) VE) VI

Soru 943

Aşağıdakilerin hangisinde alışılmamış bağdaştırmaya başvurulmamıştır?

A) Karardı yeryüzünün nasrin aynası Sevinçlerime ortak oldu hüzün
B) Uçun kuşlar uçun doğduğum yere Şimdi dağlarında mor sümbül vardır
C) Bir el çıkarmaya başlar bohçamızdan Lavanta çiçeği kokan kederleri
D) Kedi gözü gibi incelmiş sokakta Omzumda kaygan urganı yağmurun
E) Erirken sıcakta yaz kokuları Ne hoştur, ne hoştur kır uykuları

Soru 944

Büyük sanat eserlerini yaratan, sanatçının makaslama gücüdür; eline makası almayan bir sanatçının yapıtı, sözcük ve sayfa yığınından başka nedir ki?

Sanatçı, bu sözleriyle aşağıdaki anlatım özelliklerinin hangisinin önemine dikkat çekmiştir?

A) ÖzgünlükB) YalınlıkC) Doğallık
D) DurulukE) Açıklık

Soru 945

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlısı vardır?

A) Bir anlatımda uzun cümlelere yer verilmesi metnin anlaşılırlığı için gerekli bir niteliktir
B) Deneme, makale, eleştiri, fıkra gibi öğretici metinler oluşturulurken anlatıcının bir ön hazırlık yapması gerekir
C) Konuyu sınırlamadan bir yazıya başlamak, anlatıcının konuyu toplarlayıp bir bütün halinde vermesini engeller
D) Bir metnin anlatım türünün belirlenmesinde anlatımın amacı ve iletişime katılan ögeler etkilidir
E) Not tutmak, alıntı yapmak, özet çıkarmak, okumak bilgi toplama yöntemlerinden bazılarıdır

Soru 946

I. grup            II. grup
Bağlaşıklık       Bibliyografya
Dipnot             Dil bilgisi kuralları
Özet çıkarma   Ayrıntı atma sanatı
Kaynakça        Anlam bağıntısı
Bağdaşıklık

Yukarıda I. grupta verilenlerle II. grupta verilenler anlamca eşleştirildiğinde aşağıdakilerden hangisi açıkta kalır?

A) BağlaşıklıkB) DipnotC) Özet çıkarma
D) KaynakçaE) Bağdaşıklık

Soru 947

(I) Ölümün ürkütücü bir yüzü vardır. (II) Bu yüzden, ölmekten korkardım bir zamanlar. (III) Eskiden hayalimde canlanan yıkıcı, soğuk yüzlü ölüm; yerini yumuşak, ılık bir gerçeğe bıraktı. (IV) Ölümden korkmaz oldum böylece. (V) Hatta söyleyebilirim ki hayatın anlamını, değerini de daha iyi kavradım bu korkuyu atlatınca.

Bu parçada anlam birliğinin sağlanabilmesi için numaralı yerlerin hangisinden sonra “17 Ağustos depremiyle son buldu bu korkum.” cümlesinin getirilmesi uygun olur?

A) IB) IIC) IIID) IVE) V

Soru 948

I. O yazarları okumak, daha da önemlisi o yazarları sevmek, seçkin bir zevkin, olgun bir estetik birikiminin işareti gibidir.

II. Elbette taş yürekli olduğu için değil, karşısındakinden sevgi beklemekten bıktığı için o da sevmekten vazgeçer.

III. Sevmek, aslında zor olanı seçmek; engebelerle, uçurumlarla dolu bir yolda yürümeyi göze almak demektir.

IV. Demek istediğim, uzun süre beklemeye razı olmalısınız çünkü iyi bir ürünün ortaya çıkması, iki üç günlük bir iş değildir.

V. Zaten hayatta başarıyı sadece iş ve paraya bağlamak, yaşamı maddi değerlerle ölçenlerin yapabileceği bir değerlendirmedir.

Yukarıda numaralı cümlelerin hangisi bir paragrafın giriş cümlesi olmaya en uygundur?

A) IB) IIC) IIID) IVE) V

Soru 949

Olaylar yalnızca iyi ya da kötü; insanlar yalnızca haklı ya da haksız değildir. Yaşam, bu kadar basit olmaz. Aradığımız çözümler, genellikle karşıt uçlar arasında bir yerdedir. Olguları yalnızca ak ve kara görmekte ısrar edersek, anlayıştan da uzaklaşırız. Hoşgörülü olmak, boyun eğmek ya da pes etmek anlamına gelmez. Biraz vermeyi bilirsek, beklediğimizden fazlasını da alabiliriz.

Bu parçanın ana düşüncesi aşağıdakilerden hangisidir?

A) Hoşgörülü ve özverili insanlar, çevreleri tarafından sevilirler
B) Zorluklar karşısında yıkılmamak için, güçlü olmayı öğrenmeliyiz
C) Yaşamı basite almak, güçlüklerle baş edebilmenin en iyi yoludur
D) Vermeyi bilmeyen bir insan, almayı da hak etmemiş demektir
E) Yaşamın doğrularını karşıt uçlarda aramak yerine esnek olmaya çalışmalyız

Soru 950

I. Sanatçı, şiirlerinde kalıplara sığmamış; onları devirmiş, zorlamış, alışılmışın ötesine geçmiştir.
II. Öykülerini abartıdan uzak, sıcak bir dille yazdığından, okur bu öyküleri hiç zorlanmadan, bir çırpıda okuyor.
III. Onun eserleri okundukça tükenmez; tersine, okundukça kendi kendilerini çoğaltır, yeniden üretilirler.
IV. O, dönemindeki birçok şairde görülen bol mecaz düşkünlüğüne karşılık, mermerin çıplak güzelliğini ortaya çıkaran heykeltıraş gibi çalışmıştır.

Yukarıdaki cümlelerde aşağıdaki anlatım niteliklerinin hangisiyle ilgili bir ayrıntıdan söz edilmemiştir?

A) DurulukB) DerinlikC) Akıcılık
D) ÖzgünlükE) Yalınlık

Soru 951

Çocukluğum, gençliğim bu sahil kasabasında geçti; her yerini karış karış bilirim: tekneleri, balıkçıları, dalgaların dövdüğü kıyıları…

Bu cümledeki anlatım bozukluğu, aşağıdaki değişikliklerin hangisi yapılarak giderilebilir?

A) “bu” sözcüğü cümleden atılarak
B) “bu sahil kasabasında” cümlenin başına getirilerek
C) İkinci cümlenin başına “kasabanın” eklenerek
D) “karış karış” yerine “adım adım” getirilerek
E) “dövdüğü” yerine “ çarptığı” denilerek

Soru 952

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bağlaşıklık ilkelerine uyulmamasından kaynaklanan bir anlatım bozukluğu vardır?

A) Bir karara varmadan önce konuyu bir kez de ailenle konuşman yararlı olur
B) Küçüktüm, hayallerim vardı; her şeyi yapabilir, her zorluğu aşabilirim sanıyordum
C) Kardeşim, sınavı kazanabilmek için gece güdüz can havliyle çalışıyor
D) Çocuk bir gün bile çalışmadı; bilgisayar oynadı, televizyon seyretti
E) Kadınların hepsi de sanki anlaşmış gibi düğüne birer tane çocukla gelmişlerdi

Soru 953

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde açıklayıcı öyküleme ile sanatsal öykülemenin karışlatırılmasıyla ilgili bir bilgi yanlışı vardır?

A) Açıklayıcı öykülemede birtakım bilgiler zamansal oluşuma bağlı olarak verilmezken sanatsal öykülemede olaylar oluş sırasına göre verilir
B) Açıklayıcı öykülemede amaç bir konu hakkında bilgi vermektir; sanatsal öykülemede ise amaç okuru o olayın içine çekmektir
C) Açıklayıcı öykülemede dilin göndergesel işlevi, sanatsal öykülemde ise sanatsal işlevi kullanılır
D) Açıklayıcı öykülemede sözcükler yan anlam değeri bakımından zayıfken sanatsal öykülemede edebi bir dil kullanılır
E) Açıklayıcı öykülemede anlatılanlar gerçekliği dönüştürmeden, sanatsal öykülemeden ise dönüştürerek yansıtılır

Soru 954

Ertesi gün, öğleye doğru Hamdi'nin şirketine gittim. Hademe beni evvela küçük bir odaya alıp bekletti. Hamdi'nin yanına girdiğim zaman yüzümde gene o dünkü ahmakça tebessümün bulunduğunu hissettI ve kendime daha çok kızdım.Hamdi önünde serili duran bir sürü kâğıt ve içeri girip çıkan bir sürü memurla meşguldü. Bana başıyla bir iskemle gösterdi ve işine bakmaya devam etti. Elini sıkmaya cesaret edemeden iskemleye iliştim. Odanın tenhalaştığı bir anda arkadaşım başını kaldırarak: "Sana bir iş buldum!" dedi. Sonra, yüzüme o cesur ve manalı gözlerini dikerek ilave etti: "Yani bir iş icat ettim. Yorucu bir şey değil. Bazı bankalarda ve bilhassa kendi bankamızda işlerimizi takip edeceksin." Hadi bakalım!.. Muvaffakiyetler!" Koltuğundan kalkmadan elini uzattı. Sokuldum ve teşekkür ettim. Yüzünde, bana iyilik ettiği için samimi bir memnuniyet vardı. Dışarı çıkınca koridorda bir müddet durakladım ve bana tarif ettiği odaya gitmekle burayı bırakıp çıkmak arasında bir hayli tereddüt ettim. Sonra ağır ağır, başım önümde, birkaç adım yürüyerek ilk rast geldiğim hademeye mütercim Raif efendinin odasını sordum. Adam eliyle gayri muayyen bir kapıyı gösterdi ve geçti.

Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisi yoktur?

A) I kişili anlatım B) Kahraman bakış açısı
C) Öyküleyici anlatım D) Dolaylı anlatım
E) Öznel anlatım

Soru 955

I. Öyküleyici anlatımda olay; kişiler veya kişi işlevindeki diğer varlıklar arasındaki karşılaşma ve çatışmadan doğar.

II. Roman, öykü, masal, mesnevi… sanat metni olduğu için bu türlerde anlatıcı kurmaca bir kişidir.

III. Her öyküleyici anlatımda olay, yer, zaman ve mekân bulunur; bunlar öykülemenin ortak ögelerdir.

IV. Öyküleyici anlatım sanatsal metinlerde görülür, öğretici metinlerde öykülemeden yararlanılmaz.

V. Tarih, anı gibi yaşanmış olaylarda olay zinciri; roman, öykü gibi kurgulanmış olaylarda ise olay örgüsü vardır.

Yukarıda numaralı yerlerin hangisinde bir bilgi yanlışı söz konusudur?

A) IB) IIC) IIID) IVE) V

Soru 956

Öyküleyici anlatımla oluşturulmuş metinlerde olayları ya da durumları yaşayan kahramanlara……; bu kahramanların başından geçenlere, karşılıklı etkileşimlerine ve bu etkileşimden doğan çatışmaya ….; olayların başlaması ile bitmesi arasındak süreye ……….; olayın gerçekleştiği çevreye ise……..denir.

Yukarıda boş bırakılan yerelere aşağıdakilerden hangisi getirilemez?

A) AnlatıcıB) OlayC) Zaman
D) KişiE) Mekân

Soru 957

Öyküleyici anlatımla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisinde bir bilgi yanlışı söz konusudur?

A) Kişi, mekân ve zaman olay örgüsünü oluşturmak için kullanılan ögelerdir
B) Öykü, roman, anı, günlük, biyografi, masal, destan gibi türlerde kullanılır
C) Öyküleyici anlatımda kişi ve zaman asıl unsur olup bir olayın olması şart değildir
D) Öyküleyici anlatımın sanatsal ve öğretici olmak üzere iki biçimi vardır
E) Öyküleyici anlatımda varlıklar, nesneler bir akış, bir değişme ve gelişme içinde verilir

Soru 958

Edebi metinlerde anlatıcı, üç temel bakış açısından biriyle olay örgüsünü, mekânları, kişileri ve zamanı anlatır. ……………… bakış açısıyla yazılan eserlerde anlatıcı her şeyi bilir, her zamanda ve her yerdedir. Kahramanların duygularını, düşüncelerini, kafalarından neler geçirdiklerini anlar ve anlatır. ……………… bakış açısında anlatıcı olaylar, kişiler ve mekânlar hakkında fazla bilgi sahibi değidlir, olup bitenleri bir kameraman gibi izleyerek aktarır. ……………… anlatıcının bakış açısında ise anlatıcı, kahramanlardan birisidir. Bu anlatıcı, aynı zamanda olay örgüsünün bütün yükünü üstlenen asıl kahraman olabileceği gibi, daha da geri planda yer almış kahramanlardan biri de olabilir. Bir insanın sahip olduğu veya olabileceği bilme, görme, duyma, yaşama imkânları ile sınırlıdır.

Yukarıda boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Hâkim – Kahraman – Gözlemci
B) Gözlemci – Kahraman – Hâkim
C) Kahraman – Gözlemci – Hâkim
D) Kahraman – Hâkim – Gözlemci
E) Hâkim – Gözlemci – Kahraman

Soru 959

Bir şey söylemeden kalktı, ata doğru gitti. Atı çözdü, atladı. Doludizgin... Rüzgâr gibi süzülüyordu at. Kulağına aşağıdaki değirmenin şakırtısı gelince atın başını çekti. Azıcık bir süre durdu. Kulak verdi. Sonra, atı ağır ağır sürdü. Tüfeğinin ağzına kurşun verdi, tabancasına da... Çarşının ortasından geçti. Kahvelerin lüks lambaları daha yanıyordu. Caminin yanındaki sokaktan yukarı sürdü. Uzun bacalı ev sola düşüyordu. Evin önünde attan indi. Atı avludaki büyük, karanlık dut ağacının yatık bir dalına bağladı. Hançerini soktu, evin kapısını açtı. Yukarda ışık yanıyordu. Merdivenleri üçer üçer çıktı. Kadınlar, çocuklar Memed’i görünce bir kıyamettir kopardılar. Doğru günbatıdaki odaya gitti. Abdi Ağa, uykulu uykulu kollarını açmış geriniyordu.

Bu metinle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Metinde olay, kişi, yer ve zaman unsurları vardır
B) Anlatım 3. kişinin ağzından yapılmıştır
C) Olay ilahi (tanrısal) bakış açısıyla anlatılmıştır
D) Gözleme dayalı ayrıntılardan söz edilmiştir
E) Olaylar oluş sırasına göre verilmiştir

Soru 960

Topluluk adı, aynı türden varlıkların grup adıdır.

Buna göre, aşağıdakilerin hangisinde topluluk adı vardır?

A) Kentli, taşradan gelenlere kucak açmak istemiyordu
B) Elindeki desteyi masaya bırakıp çocuklara seslendi
C) Penguen belgeseli çekmek için Kuzey Kutbu’na gitti
D) Botanik parkında binlerce bitki çeşidi vardır
E) Umut, fakirin ekmeğidir derdi büyük annem
Seçilen
Soru
Sayısı
0
... 454647484950
50 Sayfada Toplam 1000 soru listeleniyor