SORU BANKASI Filtrele

Soruları


Soru 981

Aşağıdaki dizelerin hangisinde tamlayanıyla tamlananı yer değiştirmiş bir ad tamlaması vardır?

A) Uçarı kuşu sevdanın Alıp başını gitmiştir
B) Ağlamak gelir içimden Suları sızan bir testi gibi
C) İstanbul’un öyledir baharı Bir aşk oluverdi aşinalık
D) Çıkabilir aydınlığa Çıkabilir yer altından bütün kentler
E) Seni düşündükçe Gül dikiyorum elinin değdiği yere

Soru 982

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili söz grubu ad tamlaması değildir?

A) Gözünün altındaki çizgiler yorgunluk belirtisiydi
B) Öğle güneşi tarlada çalışanlarının işlerini zorlaştırıyordu
C) Sonunda sanat aşkı baskın geldi ve doktorluğu bıraktı
D) Adamın korkunç görüntüsü gözümün önünden gitmiyor
E) İş hayatı sandığı gibi kolay değildi, pes etmişti

Soru 983

Hamdi, Raif Efendi'nin tercümelerinde küçük bir daktilo hatası bulsa, hemen zavallı adamı çağırıyor, bazan da bizim odaya kadar geliyor, elindeki kağıtları eskimiş ahşap masaya fırlatarak onu haşlıyordu.

Bu cümleyle ilgili olarak aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) “Raif Efendi’nin tercümleri” zincirleme ad tamlamasıdır
B) “Daktilo hatası” belirtisiz ad tamlamasıdır
C) “Bizim oda” sözü, tamlanan eki düşmüş ad tamlamasıdır
D) “Ahşap masa” takısız ad tamlamasına örnektir
E) “Zavallı adam” sıfat tamlamasıdır

Soru 984

Tamlayanı düşmüş ad tamlamalarında, tamlanana getirilen -ler, -lar takısı, kimi durumlarda, sonuna geldiği sözcüğün değil, tamlayanın çoğul olduğunu gösterir.

Aşağıdakilerin hangisinde bu kurala uygun bir durum vardır?

A) Eski günlerini yad etmek yaşlı adama çok iyi geliyordu
B) Kitaplarını koliden çıkarıp raflara birer birer yerleştirdi
C) Baba iflas edince o güzelim evlerini satıp bu küçücük eve taşındılar
D) Kar, şehrin sokaklarını beyaz bir örtü gibi kaplamıştı
E) Arkadaşlarından ayrı kalma düşüncesi onu üzüyordu

Soru 985

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ad tamlaması yoktur?

A) İnsanlar kalabalığın akıntısına kapılmış gidiyordu
B) Saz sesleri gelmiyor artık kıyılarından
C) Cağaloğlu yokuşunu tırmanırdık seninle
D) İsterim ki hırçın rüzgarla saçların dağılsın
E) İnsanların parlak sözleriydi beni aldatan

Soru 986

Aşağıdaki dizelerin hangisinde hem belirtili hem belirtisiz ad tamlaması kullanılmıştır?

A) Sen göreceksin, duyacaksın Parıldayan bir sevi sıcaklığı
B) Bir rüyanın parçasıdı gözlerini açan Ve karanlıklar içindeydi odan
C) Karşımda bir resim gibi şimdi Kurmadığım düşlerin çizdiği, siz
D) Gecenin ufkundan yükselen ayı Görelim, perdemiz üstüne vursun
E) Bir rüyadan arta kalmanın hüznü İçinden gülüyor bana derinden

Soru 987

Bir siyah kadındır ki kaldırımlarda gece
Dalgın bir hayal gibi eteğini sürükler
Gözlerim onun kara gözlerine değince
“Ey kaldırım çocuğu, haydi düş peşime, der.

Bu dizlerdeki sözcüklerle ilgili olarak aşağıdakilerin hangisinde bir yanlışlık söz konusudur?

A) “Bir siyah kadın” sıfat tamlamasına örnektir
B) “Gece” sözcüğü ad görevinde kullanılmıştır
C) “Eteğini” sözcüğü tamlayanı düşmüş ad tamlamasıdır
D) “Kaldırım çocuğu” belirtisiz ad tamlamasıdır
E) “Dalgın hayal” takısız ad tamlamasıdır

Soru 988

Çingene kızının türküsüydü bizi böylesine hüzünlendiren.

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu cümledekine özdeş bir ad tamlaması vardır?

A) Öğrenciler, öğretmen masasının etrafını çevrelemişti
B) Şimdi geriye güzel günlerin hatırası kaldı
C) Büyük hayallerin peşinden koştu hep
D) Yılların verdiği bir tecrübeydi bizimkisi
E) Sanırım artık yolun sonuna geldik

Soru 989

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili söz, ötekilerden farklı bir ad tamlamasıdır?

A) Çocukluğumda, Vişne reçeli soframızın vazgeçilmeziydi
B) Gözlerinden dökülen inci taneleri içimi acıtıyordu
C) Ayakkabının gümüş tokası sallanıp duruyordu
D) Peynir tatlısını ne güzel de yapardı annem
E) Bir saksı çiçeği gibi solup gitmişti kadın

Soru 990

Belirtili ad tamlamalarında tamlayan ile tamlanan arasına sözcük girebilir.

Aşağıdakilerin hangisinde bu açıklamaya uygun bir örnek kullanılmıştır?

A) Yıkık bir binanın önünde oynuyordu çocuklar
B) Deniz fenerinin ışığı gemicilere yol gösteriyordu
C) Yaşadığımız her anının tadını çıkaralım
D) Denizin yaramaz çocuklarıdır martılar
E) Kırılgan bir çiçekti, çabuk soldurdular

Soru 991

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde tamlayanı ad, tamlananı ad tamlaması olan bir zincirleme ad tamlaması vardır?

A) Genç yaşına rağmen yaşamın acı yüzüyle tanışmıştı
B) Sokak kapısının önünde oynayan kediyi izliyorduk
C) Soğuk kış günlerini artık arkamızda bırakmıştık
D) Köyün çamurlu yollarında zorlukla ilerliyoduk
E) Rüzgâr değdikçe, evin bahçe kapısı gıcırtıyla inliyordu

Soru 992

Yosun tutmuş sevda havuzundaki taşlar
Sonunda tükenmiş peteğin balı
Şimdi akşam çıkmazında bir yorgun ağaç
Menekşe bahçesinin haşarı dalı

Bu dizelerde aşağıdaki tamlamalardan hangisinin örneği yoktur?

A) Belirtisiz ad tamlaması B) Sıfat tamlaması
C) Zincirleme ad tamlaması D) Belirtli ad tamlaması
E) Takısız ad tamlaması

Soru 993

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ötekilerden farklı yolla yapılmış bir deyim aktarması vardır?

A) Istrancalarda gezinirken yerlerde ağaç gövdelerinin hüzünlü yüzlerini, acılı bakışlarını görüyoruz
B) Artık yazın o güzel günleri bitmiş, bahçenin dört bir yanı yorgun sarı yapraklarla dolmuştu
C) Derenin neşeli türküsüne kendimizi kaptırarak gruplar halinde dağa doğru ilerliyorduk
D) Bu acı olay onu tüketmiş, dağ gibi adam birkaç ayda solmuş, adeta kurumuştu
E) Osman, mehtabın uyanmasından çekinircesine sandalın küreklerini ağır ağır çekiyordu

Soru 994

Birdenbire niçin buralara geldiğimi düşündüm... Hiç... Sebep filan yoktu. Karar vermeden yürüyüp gelmiştim. Yolun iki tarafındaki ağaçlar rüzgârdan inliyor ve gökyüzünde bulutlar, büyük bir hızla koşup gidiyordu. İlerideki siyah ve kayalık tepeler henüz biraz aydınlıktı ve onlara sürünüp geçen bulutlar sanki buralarda kendilerinden birer parça bırakıyorlardı. Gözlerimi yumarak ilerliyor ve ıslak havayı içime çekiyordum. Kafamdan söküp attığım soru tekrar belirdi: Niçin buralara geldim?..

Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Ad aktarmasından yararlanıldığı
B) Deyim aktarmalarına yer verildiği
C) Betimleyici anlatımla oluşturulduğu
D) Çeşitli duyularla ilgili ayrıntıların kullanıldığı
E) Anlatıma kişisel görüşlerin yansıdığı

Soru 995

Gecenin bir hayli geç bir saatinde, İstanbul’un iki yakasından birinde, çıkması zor inmesi zor inatçı bir yokuşun tepesinde, siyah düz saçlı, otuz yaşlarında, üstü başı dökük bir kadın, kocasını geri istiyordu bağıra çağıra. Selma Hanım’dı bu. Ne olmuşsa, o ağırbaşlı, sessiz sakin kadın gitmiş; yerine öfkeli bir kadın gelmişti. Mahalle balkonlara, pencerelere üşüşmüş; sokağa doluşmuştu. Şaşkınlıktan faltaşı gibi açılmış gözleri, kopan kıyametin kızıllığında ışıl ışıl parlıyordu. Bir gecede, bütün kış yetecek kadar dedikodu mevzusu çıkmıştı mahalleye. Herkes coşkuyla küpünü dolduruyordu.

Bu metinle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

A) Hem fiziksel hem ruhsal betimlemeden yararlanılmıştır
B) İnsana özgü bir özellik doğaya aktarılmıştır
C) “Mahalle” sözünde ad aktarmasına başvurulmuştur
D) Birden çok duyuyla ilgili ayrıntıya yer verilmiştir
E) Yazar, gördüklerini tarafsız bir anlatımla aktarmıştır

Soru 996

I. Heyecan uyandırmayı amaçlayan edebi metinlerde yazar, kişisel görüş ve duyuşlarına yer vererek öznel bir tutum benimser.

II. Betimleme, gözleme dayalı bir anlatım türü olup çeşitli duyularla ilgili ayrıntılardan yararlanılır.

III. Betimleyici anlatım bir edebi metinde tek başına kullanılmaz, genellikle öyküleyici anlatımla bir arada verilir.

IV. Betimleyici anlatımda amaç, okuyucunun görmediği bir görüntüyü, olayı, yeri, kişiyi kafasında canlandırmaktır.

V. Her betimleyici anlatımda anlatılacak, aktarılacak bir bir olay örgüsü vardır; bu olay örgüsü yer, kişi, zaman unsurlarıyla verilir.

Betimleyici anlatımla ilgili olarak numaralı cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır?

A) IB) IIC) IIID) IVE) V

Soru 997

Gözlerinin önünde uzayıp giden uçsuz bucaksız deniz, dalgalarıyla kayaları tatlı tatlı okşuyor, rüzgârın esintisi çam ağaçlarına şarkı söyletiyordu. Bu eşsiz ortam yorgun bedenleri yumuşatmış, tüm gerginliklerini alıp götürmüştü.

Bu metinde aşağıdakilerden hangisinin örneği yoktur?

A) Benzetme B) Doğadan insana aktarma
C) İnsandan doğaya aktarma D) Duyu aktarması
E) Ad aktarması

Soru 998

Her şeyi kafamda yalnız başıma saklayamayacağım. Söylemek, bir şeyler, birçok şey anlatmak istiyorum... Kime?.. Şu koskocaman dünyada benim kadar yapayalnız dolaşan bir insan daha var mı acaba? Kime, ne anlatabilirim? On seneden beri hiç kimseye bir şey söylediğimi hatırlamıyorum. Boş yere herkesten kaçmış, boş yere bütün insanları kendimden uzaklaştırmışım ama bundan sonra başka türlü yapabilir miyim? Artık hiçbir şeyin değişmesine imkân yok... Lüzum da yok. Demek böyle olması icap ediyormuş. Yalnız söyleyebilsem... Bir kişiye olsun içimdekileri dökebilsem...

Bu metin, aşağıdaki betimleme türlerinden hangisini örnekler niteliktedir?

A) Açıklayıcı betimleme B) Simgesel betimleme
C) Fiziksel betimleme D) İzlenimsel betimleme
E) Ruhsal betimleme

Soru 999

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ad aktarması yoktur?

A) Gemimiz Çanakkale’den kalkarken, onun hüzünlü yüzünü görmemek için kamarama döndüm
B) Otobüsten indiğimizde gece olmuş, evlerde ışıklar sönmüş, şehir çoktan uykuya dalmıştı bile
C) Arabadan indi, yağmurun kendisini ıslatmasına aldırmayarak eve doğru yürümeye başladı
D) Babamın katı kuralları vardı, sofraya birlikte oturulur, tabaklar bitmeden de kimse sofradan kalkamazdı
E) Ekmeğini kazanmak ve ailesini geçindirmek için yıllarca gurbet ellerde, ağır şartlarda çalışmıştı

Soru 1000

İstanbul'da beklenmeyen bir şekilde nüfusun artması ve buna bağlı olarak gecekonduların çoğalması altyapının kurulmasını zorlaştırmakta, su, yol gibi sorunlar çözümsüz kalmaktadır. Kentlerin dokusunda önemli değişmeler görülmektedir. İstanbul'un eski semtleri olan Beyoğlu, Sirkeci, Eminönü ve Beyazıt'ta taş ve ara sokaklarda ahşap binalar, birbirlerini kesen dar sokak ve caddeler yer almaktadır. Bakırköy, Caddebostan, Etiler, Nişantaşı, Levent gibi yeni semtlerde çoğu kez doğrusal uzanış gösteren ve birbirlerini dik olarak kesen cadde ve sokaklar vardır.

Bu metnin anlatımında aşağıdakilerin hangisi ağır basmaktadır?

A) Fiziksel betimleme B) Açıklayıcı betimleme
C) Ruhsal betimelme D) İzlenimsel betimleme
E) Simgesel betimleme
Seçilen
Soru
Sayısı
0
... 47484950
50 Sayfada Toplam 1000 soru listeleniyor