- Aynı dil içinde ses, şekil, söz dizimi ve anlamca farklılıklar gösterebilen, belli yerleşim bölgelerine özgü olan konuşma dilidir.
Yukarıda tanımları verilen kavramlar aşağıdaki seçeneklerin hangisinde doğru olarak verilmiştir?
Türkiye Türkçesinde son yıllarda özellikle televizyon, gazete ve İnternet başta olmak üzere çeşitli kitle iletişim araçlarının güçlü etkisiyle konuşma dilinde var olan birçok unsurun yazı diline yansıtılmaya çalışıldığı görülmektedir. Örneğin “ ........... ” şeklindeki bir yazım bunun tipik bir örneğidir.
Aşağıdaki cümlelerden hangisi bu parçadaki boşluğa getirilemez?
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Bu beyitte dil hangi işlevde kullanılmıştır?
Divanu Lugati’t-Türk’ten beri Türkçe sözlüklerde örneklerine rastlanan argo, ortak dilden beslenen ancak ondan ayrı olarak belirli topluluklara mensup insanların sözcüklere ve sözlere yeni anlamlar yükleyerek oluşturduğu hususi bir dildir. Denebilir ki argo, dilin yaramaz çocuğudur. Argo kullanan kişi herhangi bir sebepten dolayı iletisinin sınırlı bir kesim tarafından anlaşılmasını ister. Argo aslında bir başka türlü söyleme, böylece “söyleyebilme”nin yoludur. Bu yolda kimi zaman ince bir alaya kimi zaman örtmeceye kimi zaman da mecaza rastlamak kaçınılmazdır.
Bu parçadan argo kavramı ile ilgili aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
Bu doktorlar bir âlem arkadaş! Neredeyse söylediklerinin hiçbirini anlamadım. Görünen o ki bildiğimiz Türkçeden ayrı olarak yalnızca kendi aralarında kullandıkları bir söz dağarcığı ile de iletişim kurabiliyorlar. Yazıları da bir acayip! Hepimizin bildiği harfler ama şekil şemal kargacık burgacık. Dumanla ya da ışıkla haberleşseler sanki daha iyi olacak. Hoş, benim kulaklarla beraber gözler de emeklilik dilekçesini verdi lakin yine de kâğıttaki yazıdan doktorun beni nereye gönderdiğini anlamış oldum. Dilim de dönmüyor ya bizim oralarda söylendiği gibi “Rütgen cekilcekmiş.” Zaten aklımdakileri İstanbul Türkçesiyle diyebilseydim bu kafayla âlim olurdum alimallah!
Bu parçada aşağıdakilerden hangisine bir gönderme yoktur?
I. Bir dilin, yazılı kaynaklarla izlenebilen tarihî gelişimi içinde ayrılmış kollarıdır. (Yazı Dili)II. Bir dilin, tarihî gelişimi içinde yazılı kaynaklarla izlenemeyen dönemlerinde ayrılmış kollarıdır. (Lehçe)III. Ortak dilden ayrı olarak belirli toplulukların, ses, yapı, söz dizimi ve anlam bakımından farklılık gösteren dili veya kelime dağarcığıdır. (Argo)IV. Aynı meslek veya topluluktaki insanların ortak dilden ayrı olarak kullandıkları özel dil veya söz dağarcığıdır. (Jargon)V. Bir dilin bir ülke sınırları içindeki farklı yerleşim bölgelerinde ses, şekil, söz dizimi ve anlamca farklılaşan konuşma biçimidir. (Ağız)
Yukarıdaki açıklamalardan hangisi ayraç içinde verilen kavramla uyuşmamaktadır?
Kahvesini bir dikişte bitirdi. Saatine baktı. İzin istedi bizden. Hatice Hanım’ın elini sıktı. Açtım sokak kapısını, çıktı. Kendinden emin adımlarla asansöre yöneldi.
Bu parçada kaç tane kaynaştırma harfi kullanılmıştır?
Aşağıda verilen cümlelerdeki sözcüklerle ilgili, parantez içinde verilen bilgilerden hangisi doğru değildir?
Aşağıdakilerin hangisinde küçük ünlü uyumuna aykırı bir sözcük kullanılmıştır?
İnsanlığın ortak kültüründe, yaratım ve birikiminde başlı başına bir etken sayarlar yazının bulunuşunu. Düşünen bir yaratıktır insanoğlu. Düşüncenin bireysellikten sıyrılıp toplumsal boyut kazanması söze dönüştürülmesine bağlıdır. Sözün kalıcılığı da yazıya aktarılmasına.
Bu parçayla ilgili aşağıdaki açıklamalardan hangisi doğru değildir?
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ünsüz sertleşmesiyle ilgili bir yazım yanlışı yapılmamıştır?
Aşağıdaki dizelerin hangisinde ulama vardır?
I. Emredermiş gibi konuşmasından rahatsız oluyorduk. II. Bu şehrin bilmediğim sokağı kalmamıştır. III. Oğlunun resmine bakıp bakıp ağlıyordu. IV. Elini omzuna koyup çocuğu sakinleştirdi. V. Alnını kapıya çarpmış yaramaz oğlan.
Numaralı cümlelerin hangisindeki altı çizili sözcükte ünlü düşmesinin nedeni diğerlerinden farklıdır?
Aşağıdakilerin hangisinde “ünsüz yumuşaması”na uğramış bir sözcük vardır?
Ağzımın tadı yoksa, hasta gibiysem, Boğazımda düğümleniyorsa lokma, Buluttan nem kapıyorsam, vara yoğa Alınıyorsam, geçimsiz ve işkilli Hep bu boyu devrilesi bozuk düzen... O. Rifat
Bu dizelerdeki sözcüklerle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
Türkçede bazı tek heceli sözcüklerde yumuşama olmaz.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu durumu örnekleyen bir sözcük kullanılmamıştır?
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcüğün büyük ünlü uyumuna uymama nedeni diğerlerinden farklıdır?
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “ünlü daralması”na örnek vardır?
(I) Suskun, biraz da şaşkın dinliyordu Hazal. (II) Bütün bunlar gerçekten olmuş muydu yani şimdi? (III) Anlatan adam belli ki kaygılar içindeydi. (IV) Acıdı zavallının durumuna Hazal. (V) Tadı kaçmış, canı iyice sıkılmıştı.
Numaralı cümlelerin hangi ikisinde “ünsüz benzeşmesi” olayına örnek yoktur?
Aşağıdakilerin hangisinde ses düşmesi veya türemesi yoktur?